Bir Doktorun "Acayip" Anıları

Enteresan yerlerde yaşayan, enteresan işlerde çalışan enteresan insanlarla sohbet etmeyi çok seviyorum. Dün de ailevi yakınlığım olan ve genel cerrah olarak doktorluk yapan biriyle sohbet etme fırsatı buldum; "biri" diyorum, çünkü herhangi bir isim, şehir, hastane adı vermeden anlatacağım sohbetimizdeki "enteresan vakaları".

Bende de bir sorun ola ki, ne zaman bir doktorla sohbet etsem "Mesela en acayip ne gördün?!" ve benzeri sorular inanılmaz hoşuma gidiyor. Zaten annemle tam bir CSI fanıyız ya neyse. Fakat bu defa adeta ağzımın açık kaldığı anılar dinledim, her açıdan! Birkaç notla yazayım neler oluyor dünyada;


  • Bu "doktor birisi" bir gün nöbette otururken karşıdan iki adam acile geliyor, biri diğerinin omzuna atmış kolunu tutunuyor. Adamlar yaklaştıkça farkediyorlar ki birinin gözleri morarmış, içlerinden "İçip gelmişler şimdi gece gece." diyorlar. Hayırdır neyiniz var derken, diğer adam "Arkadaş kendini şakağından vurdu da, bir bakar mısınız?" diyor. Bizimkiler gülüyor şakağından vurup yürüyerek mi gelecek ne diyorsun yahu diye. Sonra yaralı adam "Valla doktor bey, bak." deyip kafasını dönüyor, kurşun izi. Öbür tarafı dönüyor, kurşunun çıkış izi. Bunlar bir alevleniyor koşun, yatırın, hazırlayın diye... İşe bak! Diyor ki, kurşun ne beyne gelmiş, ne göz sinirlerine gelmiş, ne bir damara gelmiş, kafadan girip çıkmış, şaka gibi! Sadece birkaç doku zedelemesi olmuş diye gözlerde morarma vesaire yapmış, birkaç güne de çıkmış adam. Ne derler, öldürmeyen Allah öldürmüyor!
  • Şimdi anlatacağım biraz mide istiyor ama "Hiçbir şey göründüğü gibi değildir." lafının ayaklı kanıtı bir vaka. Efendim, bir gün bir "hacı amca" baya baş örtülü falan eşi yaşlı bir teyze ile hastaneye geliyor. Yaşları 70'e yakın. Amca karnının ağrıdığını, tuvalete çıkamadığını anlatıyor, ameliyathaneye alıyorlar. Amcanın bağırsak yollarına bakmak üzere uyutuyorlar. Doktor birisi, makattan girdik ilerliyoruz diyor, bakıyorlar "bir cisim" var. Allah Allah bu nedir, derken anlıyorlar ki bir "deodorant kapağı". Amca 70 yaşında hacı... Neyse! Zar zor çıkarıyorlar kapağı, sonra bir zedelenme oldu mu bakalım diye devam ediyorlar... Bir kapak daha! Oha dedim burada artık. Tahmin etmişler ki amca ilkini çıkarmak için bir sistem kurmaya çalışmış ama başarılı olamamış. Dedim yani adam biliyor neyle karşılaşacaksınız, hiç mi söylemiyor? Yok, dedi. Hatta ameliyattan sonra hiçbir yakını da bir şey sormadı dedi, iyi mi - iyi, bitti. Ne diyelim, hiçbir şey göründüğü gibi değil cidden, trajikomik!
  • Madem pisleştik, alın bir trajikomik hikaye daha: Yine bir gün yaşlıca bir amca geliyor, karnım ağrıyor vesaire, aynı şikayetler. Adamın bağırsağından taze soğan çıkarıyorlar. Of çok üzgünüm yazdıklarım için. :)) Ben o kadar safım ki bir an "E midede sindirilmeden nasıl inmiş bağırsağa kadar yaa!" diyorum, sonra anlıyorum ki amca ağzından yememiş soğanı. Tövbe Yarabbi. :( Sonra da doktora "Doktor Bey, olur böyle şeyler, aramızda kalsın." demiş, adama da "soğanlı amca" diyorlar, gülsem mi ağlasam mı? Bizim doktor birisinin dediğine katılmadan edemedim, "Tamam, cinsel tercihlerin farklı olabilir de, niye böyle abidik gubidik işler yapıyorsun?"
  • Diğer bir enteresan vaka, sırtından silahla vurulan bir adam. Adam geliyor, durumu fena değil, kendinde. Sırtında giriş yarası var, çıkış yok. Bakıyorlar röntgenler falan kurşun nerede, görünmüyor hiçbir yerde, anlayamıyorlar ne oluyor. Sonra adam "Dilim şişti benim biraz, ağzım ağrıyor." diyor. Bir röntgen çekiyorlar ki... Kurşun, sırttan girip adamın diline kadar hareket edip dile saplanmış. Ne boyundaki bir damara gelmiş, ne önemli bir yere isabet etmiş, şaka gibi değil mi? Bunun yanında bir diğer vakada da, dizinden vurulan bir adam, dizden sekerek vücutta hareket edip boyna kadar gidip ölüyor. İşte, kader kısmet diye buna denir... Doktor birisi, "Çok hızlı atış yapan tüfeklerde kurşun girer, delip çıkar; ama bu tarz tabancalarda kurşun vücutta inanılmaz yer değiştirir." diyor. Çok enteresanmış.
Evet, aklımda kalan en gerçek hikayeler bunlar. "Fazla enteresan" olanları da mutlaka paylaşmak istedim ki, hiçbir şey hiç belli olmuyor hayatta, hatırlatalım diye. :) Ne denir efendim, hayırlısı.


Yorumlar

Popüler Yayınlar