Hollanda yaklaşık 17 milyon nüfuslu, özellikle doğayı seviyorsanız, muhtemelen çok beğeneceğiniz bir ülke.
Hem coğrafya olarak, hem yaşayış, hem de inanç olarak Türkiye'den ayrıldığı için, oldukça enteresan da bir kültürü var. Bu yazıda biraz Hollanda'daki hayata, kültüre, topluma değinmek istedim; zira, oldukça eğlenceli. :)
BİSİKLET
Öncelikle 'Hollanda' deyince, aklıma 'bisiklet' geliyor. Gerçekten genci-yaşlısı ("ÇOK yaşlı" yani) hemen herkesin en gözde ulaşım aracı bisiklet burada. Hatta bazen bazı "iri" insanlar görüyorum; o nasıl kondisyon, o nasıl ciğer kapasitesi. Gerçekten artık DNA'larına işlenmiş bu olay.
Yollarda bisikletler için de birçok tabela, hemen her sokakta bisiklet yolları göreceksiniz. Bisikletinizi daima yolun sağ tarafından sürmelisiniz, -ki aksi takdirde otomobil, bisiklet veya yaya, trafik cezası alırsanız şaşırmayın. Ayrıca alt çeneyi açık bırakacak kadar uçsuz bucaksız bisiklet park yerleri de sürekli karşınıza çıkacak, bisikletsiz yaşamak neredeyse imkansız burada.
Hollanda'da bisiklet hırsızlığı da oldukça yaygın, bu nedenle bisikletinizi iki-üç farklı kilitle güvenli bir yere bırakmanız iyi olur. Ayrıca bazı bisikletlerde bildiğimiz fren kolları yok; pedalları arkaya çevirdiğinizin zaman fren işlevi görüyor. Ben çocukken bisiklete bindiğimde, örneğin yokuş aşağı gidiyorsam o pedal çevirmek gerekmeyen "boş zamanı" pedalları geri-boşa çevirerek geçirirdim. Burada birkaç kere dalgınlıktan aynı hareketi yapayım dedim, durdu tabii bisiklet.
Ayrıca şu kitaplardan tanıdığımız sağa döneceksen sağ kolunu, sola döneceksen sol kolunu kaldırıp diğer araçlara işaret vermek, buradaki bir diğer bisiklet kurallarından. Hollanda kadınları ise bisiklet sürerken ortalama iki çocuk, alışveriş poşetleri ve iş çantasını birlikte taşıyabilmeleriyle ünlü. :)
EVLER