Simli Yılbaşı Kartları
En son ne zaman mektup yazdınız?
Hatırlayabildiğiniz kadar yakınsa şayet, ne mutlu.
Artık birçok çocuğun "zarf tadını" bilmeyecek olması kuvvetli bir mahrumiyet doğrusu. Evet, mail var, telefon var; fakat hakikaten, hiçbiri özenle seçilmiş bir kağıda, titrek harflerle yazılmış bir mektup kadar "gerçek" değil. Yazanın kağıda değen ellerini hayal etmek, belki kağıdın kenarına damlattığı bir çay lekesi, koku, hisleri betimleyen harf çizgileri... Ne yazık ki mektup yazmak, kart atmak, bu kadar kıymetli hisler sağladığı halde, "antika" bir iş oluverdi artık.
Ben en son ne zaman mektup yazdığımı iyi hatırlıyorum, ne mutlu! Çok sevdiğim şeylerden biri bu, üstelik saklamak da mümkün satırlardaki o güzel hisleri. Hazır yılbaşı dönemi yaklaşırken, tüm bu duygularla birlikte aklıma düştü şu simleri ellerimize dökülen, kabartmalı yılbaşı kartpostalları... Hatırlar mısınız?
Ben hüzünlüce, şefkatlice anımsıyorum bu kartları. Ben ki, yılbaşının yılın en güzel zamanı olduğuna inanırım, bu iki güzel hissi birleştirmeyi koydum aklıma; simli yılbaşı kartlarından bulmak istedim. Birkaç araştırma sonucu Eminönü'nde bir yer buldum ve bugün oradaydım. Bir oda dolusu kartpostal vardı ve bir duvar, sadece noel kartlarına ayrılmıştı. Lakin, tam olarak aradığım kartlardan bulamadım. Sorduğumda, "Artık kalmadı onlar." dediler. Simli kartların "simi dökülmeyeninden" yapmışlar işin özü, yine de gerçeğine yakın göründükleri için severek aldım, seçtim. Bunun yanında bir de yine ton ton noel babaların bulunduğu birkaç kart daha aldım ve yaklaşık bir ay sonra İzmir'den Diyarbakır'a, sevdiklerime doğru yola çıkacaklar.
Çok mutluluk verici değiller mi? :)
Haydi, siz de şu klasik - şeker cümlelerden seçin birkaç tane, "içtenlikle mutluluk dileyin" sevdiklerinize, gidin postaneye de kart yollayın bu yılbaşı. 2015'in, şimdiden uğuruyla gelmesi dileğiyle.
Melis
Hatırlayabildiğiniz kadar yakınsa şayet, ne mutlu.
Artık birçok çocuğun "zarf tadını" bilmeyecek olması kuvvetli bir mahrumiyet doğrusu. Evet, mail var, telefon var; fakat hakikaten, hiçbiri özenle seçilmiş bir kağıda, titrek harflerle yazılmış bir mektup kadar "gerçek" değil. Yazanın kağıda değen ellerini hayal etmek, belki kağıdın kenarına damlattığı bir çay lekesi, koku, hisleri betimleyen harf çizgileri... Ne yazık ki mektup yazmak, kart atmak, bu kadar kıymetli hisler sağladığı halde, "antika" bir iş oluverdi artık.
Ben en son ne zaman mektup yazdığımı iyi hatırlıyorum, ne mutlu! Çok sevdiğim şeylerden biri bu, üstelik saklamak da mümkün satırlardaki o güzel hisleri. Hazır yılbaşı dönemi yaklaşırken, tüm bu duygularla birlikte aklıma düştü şu simleri ellerimize dökülen, kabartmalı yılbaşı kartpostalları... Hatırlar mısınız?
Ben hüzünlüce, şefkatlice anımsıyorum bu kartları. Ben ki, yılbaşının yılın en güzel zamanı olduğuna inanırım, bu iki güzel hissi birleştirmeyi koydum aklıma; simli yılbaşı kartlarından bulmak istedim. Birkaç araştırma sonucu Eminönü'nde bir yer buldum ve bugün oradaydım. Bir oda dolusu kartpostal vardı ve bir duvar, sadece noel kartlarına ayrılmıştı. Lakin, tam olarak aradığım kartlardan bulamadım. Sorduğumda, "Artık kalmadı onlar." dediler. Simli kartların "simi dökülmeyeninden" yapmışlar işin özü, yine de gerçeğine yakın göründükleri için severek aldım, seçtim. Bunun yanında bir de yine ton ton noel babaların bulunduğu birkaç kart daha aldım ve yaklaşık bir ay sonra İzmir'den Diyarbakır'a, sevdiklerime doğru yola çıkacaklar.
Çok mutluluk verici değiller mi? :)
Haydi, siz de şu klasik - şeker cümlelerden seçin birkaç tane, "içtenlikle mutluluk dileyin" sevdiklerinize, gidin postaneye de kart yollayın bu yılbaşı. 2015'in, şimdiden uğuruyla gelmesi dileğiyle.
Melis
Merhaba
YanıtlaSileminönünde nereden aldınz acaba adres verebilir misiniz Teşekkür ederimm