Kendine Gelsene, Burası Çok Güzel :)
Sayfalarca yazabilirim bunun için; ama sakin olmaya çalışacağım. :)
Bugün hava kapalı, yağmur yağdı yağacak. Bridget Jones'un Günlüğünü izledim, bol sütlü bir kahve içtim. Pencereyi açtım zira hafif üşümeyi seviyorum, kuş sesleri de cabası. Öylesi bir sabahla başladı günüm.
Her neyin içinde olduğunu düşünüyorsan, her ne yaşıyorsan, çok büyük ölçüde psikolojik desem öfkelendirir miyim seni canım okur? Kızma hiç, inan bana. Aynı şeyi yazıp duruyorum ama ayağın takılsa tık dese yaşamının son bulabileceği bir dünyada; tüm hayallerin, korkuların, aşkların, acabaların, gelecek kaygıların ve niceleri hiç de fikrin alınmadan "game over" olabilecekken, biraz fazla üstüne gitmiyor musun kendinin? Bu ciddiyet bu düzene biraz fazla değil mi sence de?
Haydi yavaş yavaş silkinmenin yollarını ara artık. İçinden çıkamıyorsan bana da yazabilirsin, belki akıl akıldan üstündür. Bu güne dek ne olduysa oldu, kaç kez hata yaptıysan yaptın, kendine inancını kaç kez kırdıysan kırdın, ne olduysa ol-du! Kalk, üstündeki tozları bir silkele, çeneden doğru yüzünü kaldır bir havaya. Haydi artık, yetiş hayatına. Ne ol-duy-sa ol-du!
Yeryüzündeki her bir insanın içinde öyle bir potansiyel var ki. İster en-el hak de, ister bizzat kendi doğanın kudreti. Çık artık yatağından; zihnindeki yataktan da. Değiştir çarşafları, tertemiz mis kokulu yeni bir düzen kur. Evet, tekrar!
İnsan geçmişi değiştiremez derler. Yanlış! Geçmişteki olaylara bakışını, etiketlendirmelerini fark edip değiştirirsen, geçmişin sana verdiği duygu da değişir. Başına gelecekleri kontrol edemezsin her zaman; ama onlara vereceğin tepki ve isimleri yönlendirmek o iki elinin avcunun içinde. İçindeki kusursuz, ucu bucağı olmayan ve sadece sende olan dünyayı gör. Hala orada, kendine gelmeni, seni kapıda karşılamayı bekliyor.
Zihninde yaşamının background'ına bir fon müziği seç, ister neşeli bir keman ezgisi, ister Rocky müziği olsun. :) Hep duy o melodiyi ve tabir-i caizse... Bir sağ, bir sol kroşe! İnsana zor gelen uzak olduğu şeyler, yanaş bir gel, inan her şeyi daha net göreceksin o zaman. Yaşadım, yaşadılar, yıllardır her bir kişi yaşadı; oradan biliyorum.
Kendine gel, burası çok güzel! Kendi içinde saklı tanrıyı keşfetmekten, onu tozlu raflardan dışarı taşıyıp harekete geçirmekten ve senden neler olacağını adım adım izlemekten daha heyecanlı ne olabilir ki hayatta?
Aklına koyduğunu yapabilirsin.
Basitçe, süslemeden, en büyük hakikatı tekrar söyler gibi söylüyorum.
Yapabilirsin.
Çünkü bu zaten senin doğanda var.
*
Bugün hava kapalı, yağmur yağdı yağacak. Bridget Jones'un Günlüğünü izledim, bol sütlü bir kahve içtim. Pencereyi açtım zira hafif üşümeyi seviyorum, kuş sesleri de cabası. Öylesi bir sabahla başladı günüm.
Her neyin içinde olduğunu düşünüyorsan, her ne yaşıyorsan, çok büyük ölçüde psikolojik desem öfkelendirir miyim seni canım okur? Kızma hiç, inan bana. Aynı şeyi yazıp duruyorum ama ayağın takılsa tık dese yaşamının son bulabileceği bir dünyada; tüm hayallerin, korkuların, aşkların, acabaların, gelecek kaygıların ve niceleri hiç de fikrin alınmadan "game over" olabilecekken, biraz fazla üstüne gitmiyor musun kendinin? Bu ciddiyet bu düzene biraz fazla değil mi sence de?
Haydi yavaş yavaş silkinmenin yollarını ara artık. İçinden çıkamıyorsan bana da yazabilirsin, belki akıl akıldan üstündür. Bu güne dek ne olduysa oldu, kaç kez hata yaptıysan yaptın, kendine inancını kaç kez kırdıysan kırdın, ne olduysa ol-du! Kalk, üstündeki tozları bir silkele, çeneden doğru yüzünü kaldır bir havaya. Haydi artık, yetiş hayatına. Ne ol-duy-sa ol-du!
İnsan geçmişi değiştiremez derler. Yanlış! Geçmişteki olaylara bakışını, etiketlendirmelerini fark edip değiştirirsen, geçmişin sana verdiği duygu da değişir. Başına gelecekleri kontrol edemezsin her zaman; ama onlara vereceğin tepki ve isimleri yönlendirmek o iki elinin avcunun içinde. İçindeki kusursuz, ucu bucağı olmayan ve sadece sende olan dünyayı gör. Hala orada, kendine gelmeni, seni kapıda karşılamayı bekliyor.
Zihninde yaşamının background'ına bir fon müziği seç, ister neşeli bir keman ezgisi, ister Rocky müziği olsun. :) Hep duy o melodiyi ve tabir-i caizse... Bir sağ, bir sol kroşe! İnsana zor gelen uzak olduğu şeyler, yanaş bir gel, inan her şeyi daha net göreceksin o zaman. Yaşadım, yaşadılar, yıllardır her bir kişi yaşadı; oradan biliyorum.
Kendine gel, burası çok güzel! Kendi içinde saklı tanrıyı keşfetmekten, onu tozlu raflardan dışarı taşıyıp harekete geçirmekten ve senden neler olacağını adım adım izlemekten daha heyecanlı ne olabilir ki hayatta?
Aklına koyduğunu yapabilirsin.
Basitçe, süslemeden, en büyük hakikatı tekrar söyler gibi söylüyorum.
Yapabilirsin.
Çünkü bu zaten senin doğanda var.
*
Yorumlar
Yorum Gönder